Zenit: Keyifli Hafiflik

Frank bir mimar ve ofisinin “normal çılgınlığı”, uzman bilirkişilik çalışmaları ve seminer faaliyetleri arasında hayatını dolu dolu yaşıyor. Bir trafik kazası sonrası tekerlekli sandalye kullanmaya başlayan Frank, erişilebilir binalar tasarlarken kendi deneyimlerinden ilham alıyor. “Almanya hâlâ diğer ülkelerin gerisinde olsa da, kamu sektöründe erişilebilirlik giderek daha fazla önem kazanıyor ve bu da olması gereken bir gelişme,” diyor.

Frank’in Zenit tekerlekli sandalyesi her zaman yanında. Ona göre bu sandalye “varlığını neredeyse hissettirmediğinde en iyi şekilde çalışıyor.” Pratik katlanma mekanizması sayesinde, yoğun yaşam temposunda ister araç kullanırken, ister manevra yaparken, ister sandalyeyi yüklerken ihtiyaç duyduğu esnekliği ona sunuyor.

Anna, Bavyera'dan doğa aşığı bir dağ tutkunu. Sporla küçük yaşlarda tanıştı ve zamanla tutkusunu outrigger kayakta buldu. “Her şey zirveye ulaşma isteğim ve hırsımla başladı. Yüzme gibi başka sporları da denedim ama kısa sürede kayak benim için en uygun olanıydı. Bu yüzden tüm enerjimi ona yönelttim,” diyor.

Eski bir profesyonel sporcu olan Anna, antrenman yapmak için kendini asla zorlamak zorunda kalmadı. Haftada birkaç kez kas gelişimi üzerine çalıştı ve bu süreçte özelleştirilmiş Zenit CLT tekerlekli sandalyesinden faydalandı.

Bugün de hayatı seyahat ve aktivitelerle dolu. Günlük yaşamının vazgeçilmez bir parçası olan tekerlekli sandalyesinin hafif ve esnek olması gerekiyor. Zenit CLT tam da bu ihtiyaçlara yanıt veriyor, bu yüzden Anna, onsuz bir hayatı hayal bile edemiyor.

Ilaria, hayat dolu ve maceraperest bir İtalyan. Doğuştan serebral palsi ile yaşıyor olmasına rağmen, diller üzerine eğitim görüyor ve boş vakitlerinin çoğunu heyecan verici half-pipe parkurlarında geçiriyor. Bu spor ona kendini gerçekten canlı hissettiriyor. Ilaria için sınırlar yok: “Kendi sınırlarımı keşfetmek ve zorlamak benim için çok önemli,” diyor.

Ilaria her gün Zenit R modeline güveniyor: “Zenit R benim ihtiyaçlarıma göre özelleştirildi ve günlük yaşamımda vazgeçilmez bir yol arkadaşım. Özenle seçilmiş bileşenleri ve gücü verimli şekilde aktaran yapısı sayesinde, aktif sürüş stilime rağmen dayanıklılığımı koruyabiliyorum.”

Şık tasarımı kadar sağlamlığı da Ilaria için vazgeçilmez. Bu yüzden Zenit R'nin dayanıklı alüminyum versiyonunu tercih etmiş.

Sandra, Viyana doğumlu, zarif ve ince yapılı bir kadın. Küçük yaşta geçirdiği bir viral enfeksiyon sonucu felçli kalmış olsa da, hayatı "Hayat, ondan ne çıkardığınla ilgilidir" mottosuyla yaşıyor. Öğretmenliğin yanı sıra, en çok keyif aldığı şeylerden biri kulübündeki tekerlekli sandalye dansı; zarafetle sporu birleştiren özel bir aktivite.

Sandra, “Güzel şeylerle çevrili olmayı seviyorum. Bu yüzden şık bir yaşam tarzı, kaliteli malzemeler, kusursuz işçilik ve ihtiyaçlarıma göre uyarlanmış seçenekler benim için çok önemli,” diyor.

İşte bu yüzden Sandra, renkli detaylar sunan stil paketiyle donatılmış Zenit R karbon modelini kullanıyor. Hem estetik hem performans açısından onun beklentilerini kusursuz şekilde karşılıyor.

Lasse, özgür ruhlu bir deniz tutkunu ve maceraperest. “Keşfetme arzumu spora olan tutkumla birleştirdiğimde, bu beni dünyanın öbür ucuna kadar götürdü,” diyor. Karada ise hafif yapılı Zenit R tekerlekli sandalyesi, aktif yaşamında ihtiyaç duyduğu özgürlük ve esnekliği ona sağlıyor.

Motor fonksiyonları ve bacaklardaki his kaybını etkileyen genetik bir durum olan HMSN’e (Herediter Motor ve Duyusal Nöropati) rağmen, yelken sporu Lasse’nin hayatında küçük yaşlardan beri önemli bir yer tutuyor. Tek kişilik teknesiyle Avrupa ve Dünya Şampiyonalarında yarıştı, 2016 Rio Paralimpik Oyunları’na katıldı.

Sporla doğanın güçlerine meydan okumaktan keyif alan Lasse, günlük yaşamda da Zenit R'nin üstün özelliklerine güveniyor. Makine mühendisliği öğrencisi olarak, rijit çerçeveli sandalyesinin hassas yapısını, işlevsel tasarımını ve sağlam işçiliğini özellikle takdir ediyor.